![]() |
| -Büyüyünce ne olmak istiyorsun? -Nazik |
Geçtiğimiz günlerde kızımla izlediğim "The Boy, the Mole, the Fox and the Horse" adlı çizgi filmde köstebek, çocuğa şu soruyu sordu:
“Büyüyünce ne olmak istiyorsun?”
Çocuk biraz düşündükten sonra:
“Nazik.” diye cevapladı.
Bu cevap beni bir süre düşündürdü, çünkü bu cevap çoğumuz için akla ilk olarak meslekleri getirmekte. Doktor, mühendis, öğretmen... Oysa çocuk, meslekten önce nasıl bir insan olmak istediğini söylüyordu.
Nezaket çoğu zaman fark edilmez gibi görünür ama aslında unutulmaz. Hatta biri nezaket sahibi bir davranış sergilediğinde hemen dikkat çeker. Bir erkek için “beyefendi”, “centilmen”; bir kadın için “zarif” gibi sıfatlar kullanılır. Demek ki nezaket zayıflık değil, aksine insanı güçlü ve saygın kılan bir özelliktir.
Nezaket çoğu zaman sessizdir. Alkış almaz, fark edilmez.
Ama bir bakışta, bir cümlede, bir davranışta iz bırakır.
Dinlemek, selam vermek, teşekkür etmek, kırmamak, özür dilemek…
Küçük gibi görünen ama insanı insan yapan şeylerdir.
Bu davranışlar arasında basit görünen ama mühim nezaket davranışlarından biri olan "selamlaşma"dır.
Selamlaşmak dinimizde de teşvik edilen bir nezaket davranışıdır; verilen selamı almak ise farzdır. Bu da bize, nezaketin yalnızca güzel bir tercih değil, aynı zamanda öğütlenen bir sorumluluk olduğunu gösterir. Bu nedenle "selam"dan davranışlarımıza kadar her türden nezaket davranışlarımız, aslında bizi daha iyi bir insan olma yolunda bir adım ileri taşır.Belki ileride hepimiz farklı meslekler seçeceğiz. Ama nazik olmayı seçersek, hangi yolu yürürsek yürüyelim, ardımızda iyi izler bırakabiliriz.
Belki herkes her zaman nazik olamaz.
Ama hepimiz her gün biraz daha nazik olmayı seçebiliriz.
Peki sen büyüyünce ne olmak istiyorsun?


YORUMLAR